Bizi aramaktan çekinmeyin. Uzman ekibimiz size yardımcı olmaktan mutluluk duyacaktır.
(0532) 236 51 27
novitas@novitas.com.tr
TUR FİYATI:
İki kişilik odada bir kişi: 5.650 USD
Tek kişi farkı: 1.150 USD
Not: 31 Ağustos’a kadar yapılan peşin ödemelerde 150 USD indirim uygulanır.
31 Ağustos’a kadar yapılan %50 peşin ödemelerde 75 USD indirim uygulanır.
(Yerel rehber ve şoför bahşişleri için tur öncesi 100 USD nakit olarak alınır.)
Yaklaşık yerel saat göre 09.05 itibari ile ineceğimiz Tokyo Narita havaalanında pasaport işlemlerinden sonra bizi bekleyen özel aracımız ve rehberimizle Tokyo şehir gezimize başlıyoruz. Önce Tokyo’nun atmosferini yaşatan devasa fenerleri ile meşhur en eski Şinto tapınağı Asakusa/Senso-ji tapınağına gidiyoruz. Tapınak ziyaretimizin ardından devasa Kaminarimon (Yıldırım Kapısı)’nı geçerek Japonya’nın ilk açık hava AVM’si olan 70’den fazla dükkanın bulunduğu otantik Nakamise caddesinde hediyelikler alabilir ve yerel sokak lezzetlerini deneyebiliriz. Ardından Tokyonun simgelerinden olan 634 m yüksekliği ile dünyanın en yüksek kulesi ve en yüksek ikinci yapısı olan Sky Tree’yi görüyoruz. 350 ve 450 m yüksekliğinde iki güverte gözlem noktasından oluşan kule, akvaryum, alışveriş noktaları, restoran gibi birimlerden oluşmaktadır. En yüksek noktası Sorakara’dan şehrin kuşbakışı manzarasının tadını çıkaracaksınız. Şansınız varsa güneşli açık bir havada Fuji dağının muhteşem manzarasını bile görebilirsiniz. Ardından gezimize Japonya’nın lüks alışveriş merkezi olan ve dünyanın en ünlü caddelerinden biri, belki de birincisi olan Ginza ile devam ediyoruz. 1800 yılına kadar Japonya’nın gümüş darphanesi olan, büyük Kanto depreminden sonra lüks alışveriş merkezine dönüşen Ginza ismini, “gümüş (gin) loca (za)” kanjilerinin birleşmesinden almıştır. Japonya’nın en pahalı gayrimenkullerinin olduğu bu bölgede, en ünlü bütün markaları bulacaksınız. Gezimizi bugünlük burada sonlandırıp akşam yemeğimizi dışarıda bir restoranda aldıktan sonra geceleme otelimizde.
Sabah otelimizde kahvaltımızı aldıktan sonra Tokyo şehir gezimize başlıyoruz. İlk olarak interaktif sanat deneyiminin ve dijital sanatın dünya çapında en iyisi ve en ünlüsü
olan TeamLab sanat merkezini ziyarete gidiyoruz . Birden fazla duyu organınıza hitabeden bu görsel şölenin içinde daha önce yaşamadığınız deneyimleri yaşayacaksınız. Daha sonra Tokyo’nun en büyük ve Sakura zamanının en popüler parklarından olan Şincuku Gyoen parkına gidiyoruz. Sakura manzaralarını en iyi deneyimleyeceğiniz yer olan parkta çok fazla çeşitte kiraz ağacı bulunmaktadır. Ağaçlar türüne göre erken/geç çiçek açmalarından dolayı Sakura sezonunu kaçırmanız mümkün değil! Park, birden çok (Fransız-Japon-İngiliz) bahçe kültürüne ev sahipliği yapmaktadır. Ardından modern Japonya’nın yüzünü görmek için Şibuya ve Şincuku bölgelerine gidiyoruz. Burada elektronikten Anime kültürüne, eğlence ve Japon sokak kültürüne kadar her detayı görebilirsiniz. Saatin ilerlemesiyle çok renkli ve eğlenceli olan Şincuku’da kaybolmak için kendinize zaman ayırın. İlk önce sadakat ve sevgisini onurlandırmak için Tokyo’nun en hareketli bölgesine heykeli dikilen dünyaca ünlü köpek Hachiko’yu ziyaret ediyoruz. Daha sonra günde milyonlarca insanın, aynı anda on binlerce insanın kullandığı yaya geçidi olan Şibuya Crossing’i deneyimliyoruz; derler ki “Şibuya’ya ayak basmadan Tokyo turu yapıldı sayılmaz”. Ardından gezimize Şincuku’nun bir diğer cazibe merkezi olan ve renkli takma adıyla “Piss Alley” olarak da bilinen Omoide Yokocho ile devam ediyoruz. Burası, Şincuku İstasyonu’nun kuzeybatısındaki raylar boyunca uzanan küçük bir ara sokaklar ağıdır. Dar sokaklar ramen, soba, suşi, yakitori ve kuşiyaki sunan düzinelerce küçük lokanta ile doludur. Cazibe merkezi olan bu sokak, anıları yaşatacağımız güzel fotoğraflar çekmemize olanak sağlayacaktır. Gezimizi bugünlük burada sonlandırıp, akşam yemeğimizi aldıktan sonra otelimize geçiyoruz ve dinleniyoruz.
Otelimizde aldığımız kahvaltının ardından 3776 metre ile Japonya’nın en yüksek dağı olan Fuji Dağını görmek ve suyundan içmek için turumuza başlıyoruz . İlk önce Japonya’nın en güzel
köyü olan dağ manzaralı Oşino Hakkai köyüne geliyoruz, burada Fuji dağının suyundan içip yöresel lezzetleri tadıyoruz. Başka bir yerde göremeyeceğiniz yöresel eşyaları, yöresel lezzetleri deneyebileceğiniz dükkanların olduğu köyde ünlü Japon mochi mugwort pirinç kekinin en sıcak ve en güzel halini denemenizi tavsiye ederiz. En son 1707 yılında patlayan aktif bir yanardağ olan Fuji dağı çağlar boyunca kutsal kabul edilmiştir ve adı “Ulu dağ” anlamına gelmektedir. Fuji Dağının eteklerinde bulunan İntihar ormanlarını gördükten sonra dağın etrafında bulunan beş gölden belki en güzeli ve Fuji Dağının en net en yakın halini göreceğiniz Kawaguchi Gölüne gidiyoruz. Kawaguchi Gölü Sakura mevsiminde muhteşem bir manzara sunmaktadır. Fuji Dağı’nın muhteşem siluetiyle birleşen pembe ve beyaz kiraz çiçekleri, Japonya’nın en ikonik görüntülerinden birini oluşturur. Daha sonra gölde yapacağımız tekne turunda muhteşem Fuji’yi cepheden görüp, Japonların neden Ulu dağ dediğini anlamış olacağız. Ardından Japonya ile ilgili tüm resimlerde olan ve hepimizin gördüğü Chureito Pagodasını ziyarete gidiyoruz. Sengen Tapınağı’nın bir parçası olan pagoda tapınaktan 400 basamak uzaklıkta tepe bir noktaya bir barış anıtı olarak inşa edilmiştir. 5 katlı olan Pagodaya ulaşmak için merdivenleri çıkarken her basamakta Fuji dağının manzarası daha bir muhteşem hale gelecek. Bu noktada fotoğraflarımızı çektikten sonra Fuji gezimizi sonlandırıp Tokyo’ya geri dönüyoruz. Akşam yemeğimizin ardından geceleme otelimizde.
Otelimizde kahvaltımızı alıp chek-out işlemimizin tamamladıktan sonra hızlı tren Şinkansen ile Japonya’nın kalbi İmparatorluk şehri Kyoto’ya hareket ediyoruz. Varışın ardından gezimize başlıyoruz. İlk önce eşsiz doğal güzelliklerin içinde Japon kültürü ve estetiğini huzur ve dinginlik ile ziyaretçilerine sunan Araşiyama Bambu ormanına gidiyoruz. Bu doğal güzelliğin benzersiz atmosferini yaşayıp ölümsüzleştireceğiniz güzel fotoğraflar çekeceksiniz. Ardından üst iki katı tamamen altın varakla kaplı bir Zen tapınağı olan ve gölet bahçe dizaynıyla türünün zirvesini temsil etmekte olan Kinkakuji Tapınağını ziyaret edeceğiz. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan tapınak, 14. yüzyılda Aşikaga Yoşimitsu tarafından bir villanın parçası olarak inşa edilmiştir. Her katı farklı bir mimari çizgi taşımaktadır. Tapınak alanının içinde bulunun yol bizi Sekkatei Çayevi’ne getirecektir. Edo döneminden kalan çay evi, o günkü ruhunu hala taşımaktadır. Gezimizin son bölümünde çiçek sokağı Pontocho’yu ziyaret ediyoruz. Geçmişi Edo dönemine dayanan bu dar ve nostaljik sokak, Kyoto’nun yemek ve gece hayatının olduğu en ünlü yerlerden biridir. Ardından Geyşa ve Çay evleri ile ünlü tarihi Gion Bölgesine gidiyoruz, tarihi bölgede yürüyüş yaparken İmparatorluk şehrinin kalıntılarını göreceksiniz. Gezimizi burada sonlandırıp otelimize hareket ediyoruz ve chek -in işlemlerimizi yapıyoruz. Kısa bir moladan sonra akşam yemeğimiz için tekrar Gion bölgesine gidiyoruz. Akşam yemeğimizi Geyşa Şov ile birlikte alacağız. Daha sonra dinlenmek için otelimize geçiyoruz.
Otelimizde aldığımız kahvaltının ardından Kyoto gezimize devam ediyoruz. İlk önce Kyoto’nun mutfağı diye bilinen ve 400 yıldır faaliyetini devam ettiren “Nişiki Market”te mola veriyoruz. Erken saatlerde yoğun bir atmosfere sahip olan bu pazar, taze deniz ürünlerinin yanında kurutulmuş deniz ürünlerini, Japon turşu çeşitlerinin tamamını, kısaca Japon mutfak kültürünün bütün zenginliğini göreceğimiz 160’dan fazla işletmeye ev sahipliği yapmaktadır. Özellikle Kyoto tarihi yemek kültürünü deneyimleyeceğimiz belki de en iyi yerdir. Ardından Kimonolu Çay seremonisine katılacağız. Japon kültüründe “chanoyu” ismiyle bilinen Japon çay seremonisi, matcha adı verilen toz yeşil çayın hazırlanması ve sunulmasını içeren detaylı bir ritüeldir. Temizlik, uyum, saygı ve huzuru temsil eden 4 ilkeyi içerir. Geleneksel Japon kıyafetleri ile öğretmen eşliğinde Matcha çayı tadımı yapacağız. Ardından 1001 Kanon heykeli ile ünlü Sanjūsangendō Tapınağına gidiyoruz. Tapınak 120 m uzunluğu ile Japonya’nın en uzun tapınağı olmakla beraber ismin anlamı olan “33 aralık” ana salonda bulunan sütun boşluğu ile merhamet tanrısı Kannon’nun 33 halini temsil ettiği söylenir. Ayrıca tapınağın merkezinde 1000 kollu Kannon heykeli, Şinto dininin şaheserlerindendir. Daha sonra Japon kültürünü en iyi yaşayacağımız, eski şehrin en iyi şekilde korunmuş tarihi bölgesi olan Higaşiyama bölgesini gezeceğiz. Yasaka Pagodasının bulunduğu sokakta güzel fotoğraflar çekebilirsiniz. Dar şerit sokakları ve tarihi dükkanlar bizlere eski tarihi başkent havasını yaşatacaktır. İki tapınak arasında kalan bölgede zengin ürün çeşitliliği ile gönlünüzce alışveriş yapabilirsiniz. Ardından altından akan suyun kutsal olduğuna inanılan Kiyomizu Dera Tapınağını ziyaret ediyoruz. 780 yılında yapılan tapınak adını, kurulduğu yerdeki Otowa Şelalesi’nin saf sularından almaktadır. Kiyomizu Dera, yamaçtan 13 metre yükseklikteki çivi bile kullanılmadan yapılan ahşap sahnesiyle Kyoto şehrinin en güzel manzarasını size yaşatacaktır. Otowa Şelalesi, Kiyomizu Dera’nın ana salonunun zemininde yer alıp, suları üç ayrı çeşmeden akmaktadır. Sağlık – para- aşkı temsil eden bu çeşmelerin üçünden içmek, aç gözlülük olarak kabul edilmektedir. Tapınak yolunda eski Japon evleri, dükkânları, mistik dokusu, Japon imparatorluk kültürünü yaşamanıza yardımcı olacak. Akşam yemeğimizden sonra otelimize dönüş ve konaklama.
Otelimizde aldığımız kahvaltının ardından chek-out işlemlerimizi tamamladıktan sonra Kyoto gezimize devam ediyoruz. İlk önce bir Hollywood filmi olan “Bir Geyşa’nın Anıları” filminin çekimlerinde yer almış Fuşimi İnari tapınağını geziyoruz. Pirinç tanrısı İnari’ye adanmış olan tapınakta binin üstünde Torii kapısı bulunmaktadır. Torii kapıları ve Tanrı İnarinin habercisi olduğuna inanılan tilkilerin heykelleriyle süslenmiş tapınak yolunda Japonya’nın antik köklerini göreceksiniz. Ardından kadim şehir Nara’ya gideceğiz. Nara, Japonya’nın tarihteki ilk başkenti (710) ve en büyük ve en eski tapınaklarının bulunduğu şehirdir. İlk olarak dünyanın en büyük ahşap yapısı olan Todai-ji Tapınağını ziyaret ediyoruz. İçinde Japonya’nın bronzdan yapılma en büyük buda heykellerinden (Daibutsu) bir tanesini bulunduran tapınağı geziyor ve fotoğraflıyoruz. Kutsal Nara park içinde bizi bekleyen, tanrının habercileri olduklarına inanılan geyikleri görme imkanımız olacak. İnsanlardan kaçmayan, hatta civarda satılan krakerler ile besleyebileceğimiz geyiklerle hoş zaman geçirdikten sonra, Todai-ji tapınağına yürüme mesafesinde olan tarihi Isuien Bahçesini ziyaret ediyoruz. Suyun hayattaki önemini anlatan bahçenin 1. bölümü Edo döneminden kalmadır. Bahçenin diğer bir güzelliği 4 mevsim farklı renge dönüşmesi ile ziyaretçilerine farklı mevsimlerde gelmiş olsalar bile ilk defa geliyormuş hissi uyandırıyor olmasıdır. Nara gezimizi burada sonlandırıp Osaka şehrine hareket ediyoruz. Akşama doğru otelimize giriş ve chek-in işlemlerimizi yapıp akşam yemeğimize gidiyoruz. Akşam yemeğimizin ardından geceleme otelimizde.
Sabah kahvaltımızı alıp hızlı tren Şinkansen ile Hiroşima şehrine gidiyoruz. 6 Ağustos 1945’de atılan atom bombasıyla tamamen yok olan şehir, savaş sonrasında yeniden yaratıldı. Şehrin merkezine savaş anısına büyük bir park ve anıt yapıldı ve adına Barış Anıtı Parkı denildi . Hiroşima gezimize ilk olarak Barış Müzesi ile başlıyoruz. Nükleer silahsızlanmayı ve dünya barışını teşvik için yapılan müzede savaşın gerçek yüzünü sergilemenin yanında, ziyaretçilere savaşın yıkıcılığı hatırlatılıyor ve barışa yönelik küresel bir çağrı yapılıyor. Daha sonra Barış Anıtı Parkı ve Endüstriyel Tanıtım Ofisi olarak kullanılan ve bombalama sonrası nadir kalıntılarını gördüğümüz yeni adıyla “Atom Bombası Kubbesi” ile gezimizi tamamlıyoruz. Gezimize, feribot ile gideceğimiz Miyajima adası ile devam ediyoruz. Feribot ile adaya geçtikten sonra ziyaretlerimizi yürüyerek yapacağız . İlk önce Itsukuşima Tapınağını ziyaret ediyoruz. Denizin üstüne yapılmış olan tapınağı ve ardından kendisini bu kadar meşhur kılan ve Japonya’nın en iyi 3 manzarasından birisi olan yüzen Dev Tori Kapısını ziyaret edip, bu ilginç manzaralarda fotoğraf çekiniyoruz. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almakta olan tapınağın kökenleri 6. yüzyıla kadar uzanır. Denizin üstüne inşa edilen tapınak, yüzen platformlar ve köprüler ile birbirine bağlanarak büyüleyici bir manzara ortaya çıkarmıştır. Japonya’nın en güzel manzaralarından birine sahip olan tapınakta sahne sanatları için bir Noh tiyatro sahnesi bulunmaktadır Gezimizi burada sonlandırıp hızlı tren Şinkansen ile Osaka şehrine geri dönüyoruz, akşam yemeğimizin ardından geceleme otelimizde.
Otelimizde aldığımız kahvaltımızın ardından chek-out işlemlerimizi tamamlayıp bavullarımızla birlikte otelden ayrılıyoruz ve Osaka şehir gezimize başlıyoruz. İlk olarak Osaka Kalesini göreceğiz. Japonya’nın savaş tarihinin sembolü olan Kale, Savaş lordu Toyotomi Hideyoşi emriyle 1585-1598 seneleri arasında 100.000 işçinin çalışması sonucunda inşa edilmiştir. Zamanın en büyük kalesi olan Osaka kalesinin kule katında iç savaşın en güzel tasvir edildiği sanat eserlerini göreceğiz. Ayrıca kalenin her katında Japon savaş sanatlı ile ilgi bilgilendirici materyaller bulacağız. Kalenin bahçesinde 4000’den fazla Kiraz Ağacı bulunmaktadır. Daha sonra Osaka’nın Namba bölgesinde aslan kafalı tapınak ismiyle ünlü bir tapınak olan Namba Tasaka’yı ziyaret ediyoruz. Son dönemde ikonik fotoğraf çekinmek isteyenlerce çok popüler olan tapınağın aslan başının önünde güzel fotoğraflar çekinebilirsiniz. Ardından Şin Osaka şehrinin ünlü bir turistik bölgesi olan ve alışveriş ve yeme içme cenneti sayılabilecek meşhur Dotonbori & Şinsaibaşi semtinde lezzet duraklarını keşfetme şansına sahip oluyoruz. Osaka şehri Japonya’nın midesi olarak tasvir edilir; gurmeler için çok cazip bir şehirdir. Dotonbori de Japonya’nın zengin sokak lezzetlerini deneyimleyeceğiniz en iyi yerdir. Ayrıca bilinen marka mağazaların tamamına yakınının bulunduğu bölge alışveriş için de bir cazibe merkezidir. Burada gönlünüzce alışveriş yapabilir, sokak lezzetlerini tadabilirsiniz. Akşamüstü belirlenen saatte buluşup, İstanbul’a dönmek üzere Osaka Kansai Havaalanına hareket ediyoruz. Check in ve pasaport işlemlerimizden sonra saat 22.25’deki uçuşumuzla İstanbul’a hareket ediyoruz. Yaklaşık 12,5 saatlik bir uçuşla yerel saatle 04.55’de İstanbul’da oluyoruz. Turumuzun sonu.