Bizi aramaktan çekinmeyin. Uzman ekibimiz size yardımcı olmaktan mutluluk duyacaktır.
(0532) 236 51 27
novitas@novitas.com.tr
Arap dünyasına en uzak Arap kültürü, Müslümanlığın, Arap ve Berber kültürünün Fransız kültürü ve diliyle kaynaştığı renkli, özgün ve kozmopolit bir dünya. Dört kraliyet başkenti Rabat, Fez, Meknes ve Marakeş. Medreseler, saraylar, devasa camiler, Atlas dağları ve ötesinde çöl şehri, film setlerine ev sahipliği yapan Ouarzazate, kum tepeleriyle Merzouga, Todra kanyonu, çölde unutulmaz bir geceleme, çarşılarıyla, geceleri renk, ses ve gösteri cümbüşüne bürünen Jamaa El Fna meydanıyla, pembe evleriyle Şark’ın ta kendisi Marakeş, kuskus, tajin, naneli çay, el sanatlarının binbir çeşidi, unutulmayacak anılar ülkesi..
Sabah saat 06.00’da Taksim AKM önünden, 06.30’da İncirli’den hareket ediyoruz
Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Gidiş Terminalinde saat 09.45’de buluşma. Check-in ve pasaport işlemlerinin ardından Türk Hava Yolları’nın TK617 no’lu seferiyle saat 10.55’de Kazablanka’ya uçuş. Saat 14.00’deki varışımızın ardından şehre transfer ve panoramik şehir turu yapıyoruz. Gezimizde Kazablanka’nın dış mahallelerini, Habous denilen, 1930 yılında Fransızlar tarafından kurulmuş olan ve geleneksel Fas mimarisi ile modern Fransız mimarisinin bir karışımı olan düzgün sokakları, güzel evleriyle zengin mahallelerini ve Medina’yı (eski şehir) göreceğiz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.
Kahvaltının ardından Fas’ın en büyük, dünyanın ise en büyük yedinci camii olan II. Hasan camisini ziyaret ediyoruz ve Atlas Okyanusu kıyısındaki sahil şeridinde kısa bir gezi yapıyoruz. Ardından Kazablanka’dan ayrılıyor, Fas’ın başkenti Rabat’a devam ediyoruz. Burada Kraliyet Sarayı’nı, 19. yüzyılın sonlarında bölgeye gelen Avrupalılar tarafından Fas Musevileri için kurulmuş olan Yahudi Mahallesi “Mellah”, Hassan Kulesi ve Oudayas’ı ziyaret ediyoruz. Öğle yemeğimiz, tipik Fas mutfağını tanıyabileceğimiz yerel bir restoranda alıyoruz. Öğleden sonraki durağımız Volubilis antik kenti. Günümüze dek muhafaza edilmiş mozaikleri ile UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Volubilis gezisinden sonra yine UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Meknes’e hareket ediyoruz. Dört Kraliyet şehrinden biri olan Meknes’te bir mola veriyor ve muhteşem şehir surunu ve kapısını görüyoruz; özellikle bu şehirde gelişmiş olan seramik sanatının örneklerini görüp satın alabiliriz. Gezinin ardından konaklayacağımız Fez’e varıyoruz. Otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama Fez’deki otelimizde.
Sabah kahvaltımızdan sonra UNESCO Dünya Miras Listesinde yer alan tarihi Fez gezimize başlıyoruz. Marakeş ve Rabat’tan sonra Fas’ın üçüncü büyük kenti olan Fez’de ilk olarak eski şehire (Fez El-Bali) dalıp kendimizi kaybedebiliriz. İçine araç girmeyen, yük ve eşya naklinin sadece eşeklerle yapılabildiği daracık sokaklarda grubumuz ve rehberimizi kaybetmemeye çalışarak, ilginç bir yürüyüş yapıyoruz. Gezimizde göreceğimiz yapılar, Ebu İnam Medresesi,
II. Mevlay İdris Zaviyesi, El-Attarin Medresesi, Misbahiye Medresesi, Es-Saharic Medresesi,
Dar Bahta Müzesi, Kairouan Cami … (15 bin kişilik bu camiye Müslüman olmayanların girmesi ise yasak.) Tabakhaneler ve deri boyama atölyeleri de keskin kokularıyla varlıklarını bize hissettirecekler. Bunları görmeden geçmeyeceğiz ve tabii ki burada üretilen binbir çeşit deri ürününden almak için molalar vereceğiz. Öğle yemeğimiz otantik bir restoranda tipik Fas yemekleriyle. Öğleden sonra ise Yahudi Mahallesi ve Kraliyet Sarayı’nı göreceğiz. Akşamüstü otele dönüş veya kendi başımıza şehri keşfetmeye devam etmek veya alışverişler için serbest zaman. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.
Sabah kahvaltımızın ardından Erfoud’a doğru yola çıkıyoruz. Yolumuzun üzerinde Ifrane’de mola veriyoruz. Deniz seviyesinden 1600 metre yüksekte kurulmuş çam, sedir ve meşe ormanları ile çevrili olan kent, Fransız Alp mimarisi ile dikkat çekmektedir. Ardından muhteşem manzaralar eşliğinde Midelt üzerinden çöl sınırında kurulmuş Erfoud’a doğru yola devam ediyoruz. Sahra Çölü’nün Kapısı adıyla bilinen Erfoud’daki otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve geceleme otelimizde.
Sabah erken saatte otelimizden çıkış yaparak güneşin doğuşunu izlemek için 4×4 araçlarımızla Merzouga’nın kum tepelerine hareket ediyoruz. Kum tepeleri arasında güneşin doğuşunu izledikten sonra vereceğimiz molada dileyen misafirlerimiz develer üzerinde kısa bir kervan yolculuğu yapabilirler. Çöl gezisi sonrası Ouarzazate’ye doğru yola çıkıyoruz. Atlas Dağları’nın eteğinde yapacağımız yolculuk palmiye ormanları ile süslü Draa Vadisi üzerinden devam edecek. Yolumuzun üzerinde muhteşem Todra Kanyonu’nu göreceğiz. Akşamüstü çölde bir vaha gibi karşımıza çıkan Ouarzazate’ye varıyoruz ve otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve geceleme otelimizde.
Sabah uyandırma, odaların boşaltılması ve kahvaltının ardından Marakeş’e doğru yola çıkıyoruz. İlk olarak Fransa sömürgesi altındayken ülkeyi yöneten Glaoui Ailesi’nin evi olan ve bir dönem ülkenin en büyük kalesi olarak adlandırılan Kasbah Taourirt’i ziyaret ediyoruz. Gezimizin ardından Unesco Dünya Miras Listesi’nde yer alan ve ‘Çağrı’, ‘Mumya’, ‘Gladyatör’, ve Cennet Krallığı’ gibi bir çok filme set olmuş muhteşem kasır Ait Ben Haddou’yu geziyoruz. Bu doğal platoyu fotoğrafladıktan sonra Marakeş’e doğru yolumuza devam ediyoruz. Atlas Dağları’nı tırmanarak gerçekleştireceğimiz bu yolculukta 2260 metrede bulunan Tichka Tepesi’nde mola vererek, muhteşem manzarayı seyredeceğiz. Marakeş’e varışımızın ardından otelimize transfer oluyoruz. Akşam yemeği ve geceleme otelimizde.
Sabah kahvaltımızın ardından imparatorluk kentlerinin arasında en ilginci, güneyin incisi olarak bilinen ve tarihi merkezi UNESCO Dünya Miras listesinde olan Marakeş’i keşfetmeye başlıyoruz. Önce, labirenti andıran dar sokakları ve caddeleri ile, her yana yayılmış, rengarenk yerel ürünlerin satıldığı dükkanları ve tezgahları ile Medina’yı geziyoruz. Burada kumaşçılar, demirciler, dabakhaneler ve dericiler, ahşap ustaları gibi el sanatlarının tüm örnekleri ile karşılaşacağız. Daha sonra Koutoubia Camii, Fas işi mozaik ve ahşap süslemelerle bezeli Bahia sarayı, Saadi türbeleri ve zeytin ağaçlarıyla çevrili Menara Bahçeleri görülecek yerler arasında. Gezimizi, Jamaa El Fna Meydanı’nda tamamlıyoruz. Daha sonra otelimize dönüyoruz. Son akşam yemeğimizi, otel dışında otantik bir restoranda yerel tatlarla, müzik ve dans şovu eşliğinde yiyeceğiz. Akşam yemeğinden sonra dilersek tekrar Jamaa El Fna meydanına gidebilir ve bu cümbüş mekanının gece halini yaşayabiliriz. Meddahlar, yılan oynatıcıları, maymun oynatıcıları, ateş gösterisi yapanlar, dövmeciler, hokkabaz ve cambazların gösterileri ile şenlenen Jamaa El Fna için kısaca “açık hava tiyatrosu” diyebiliriz. Meydana bakan bir mekanda naneli çaylarımızı içtikten sonra, otelimize dönüyoruz.
Sabah erken saatte otelimizden ayrılarak Kazablanka’ya doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık 2,5 saatlik bir yolculukla Kazablanka Havalimanı’na ulaşıyoruz. Check in ve pasaport işlemlerinin ardından Türk Hava Havayolları’na ait TK618 no’lu uçuşla 14.35’de İstanbul’a hareket ediyoruz. Saat 21.20’de İstanbul’a varış. Turumuzun sonu.